facebook durum sözleri
Facebook veya sosyal ağlarda kullanımına uygun İngilizce kısa sözler ve Türkçe anlamları için yazıdaki listeye göz atabilirsiniz.
If you can’t convince them, confuse them. (Eğer onu ikna edemiyorsan, kafasını karıştır.)
Food, Water, Sleep, Love (Yemek, Su, Uyku, Aşk)
All my life I thought air was free, until I bought a bag of chips. (Hayatta hep havanın beleş olduğunu düşünürdüm, ta ki bir tane cips alana kadar.)
If opportunity doesn’t knock, build a door. (İmkanlar kapıyı çalmana olanak tanımıyorsa, kapı inşa et.)
Nothing is possible …World itself say I m possible. (Dünya bile ben mümkünüm derken, hiçbir şey imkansız değildir.)
Hey,you are reading my status again?? (Hey! Yine mi Whatsapp durumumu okuyorsun?)
Don’t steal, the government hates competition. (Çalma, hükümet rekabetten hoşlanmaz.)
Life is short, So use whatsapp (Hayat kısa, o halde Whatsapp kullan.)
You can’t burn me (Beni yakamazsın.)
Think twice before you speak, you’d be able to say something more Insulting. (Konuşmadan önce iki kez düşün, daha aşağılayıcı şeyler söyleyen olabilirsin. )
Having one child makes you a parent, having two makes you a referee. (Bir çocuğa sahip olmak seni aile yapar, iki çocuk ise hakem.)
If “Plan A” didn’t work. Don’t worry; the alphabet has 28 more letters. (Eğer A planı işlemediyse endişelenme, daha 28 harf var. )
If you’re talking behind my back, you’re in a good position to kiss my ass (Eğer arkamdan konuşuyorsan, arkamı öpmek için uygun pozisyondasın demektir.)
Burning in the ocean. (Okyanusta yanan.)
If girls could read minds..Every second a man would get slapped. (Eğer kızların düşüncelerini okuyabilseydin, bir erkek her iki saniyede bir tokat yiyor olurdu.)
Silence is better than lies. (Sessizlik yalanlardan daha iyidir.)
Freezing in the volcano (Volkanda donan.)
Do it today or regret TOMORROW. (Bugün yap ya da yarın pişman ol)
Think twice before you speak, you’d be able to say something more Insulting. (Konuşmadan önce iki kez düşün, daha aşağılayıcı şeyler söyleyen olabilirsin. )
)Hmmmm…..Don’t copy my status (Durumumu kopyalama.)
It’s good to be alive. (Hayatta olmak güzel.)
We become what we think about. (Üzerine düşündüğümüz şeyler oluyoruz.)
The only thing I gained so far in 2015 is weight. (2015 yılında kazandığım tek şey kilom.)
I’m not Batman, I’m from Batman. (Batman değilim, Batmanlıyım.) [Not: Batmanlı Değilim.]
I never make the same mistake twice. Three, four times maybe. But never twice. (Hayatımda hiç aynı hatayı iki kez yapmadım. Üç, bilemedin dört. Fakat 2 hiç.)
Weird is a side effect of awesome. (Tuhaflık mükemmelin yan etkisidir.)
Hurt me with a truth, don’t comfort me with a lie. (Canımı bir doğruyla acıt, beni bir yalanla mutlu etme.)
I Was Born Cool, Global Warming Made Me Hot. (Buz gibi doğdum, beni küresel alarm ısıttı.)
I don’t make mistakes, I date them. (Hata yapmıyorum, onları ileri tarihe atıyorum.)
Try what you think you can be able to do (Yapabileceğini düşündüğün şeyi dene.)
In today’s world, the key to success is to delete your Whatsapp account! (Günümüz dünyasında, başarının anahtarı Whatsapp hesabınızı silmektir.)
Love doesn’t show up on an X-ray….but it’s there. (Aşk X-ray’de görünmez fakat oradadır.)
There is only 1 thing 2 do, 3 words for you – I Love You
One day i really want to say- I MADE IT. (Bir gün gerçekten “Ben yaptım.” demek istiyorum.
I will win, Not immediately But Definitely.’ (Ben kazanacağım. Acil değil kesin olarak.)
Doubt kills more dreams than failure ever will. (Şüphe düşeceğin hatalardan fazla hayalleri öldürür.)
Work for cause not applause (Alkış için değil sebep için çalış.)
Silent people have the loudest minds (Sessiz insanlar gürültülü zihinlere sahiptir.)
You cannot stop the waves but you can learn to surf. (Dalgaları durduramazsın fakat sörf yapmayı öğrenebilirsin.)
Two things are infinite: the universe and human stupidity; and I’m not sure about the universe. (İki şey sonsuzdur, evren ve insanın aptallığı; ve evrenin sonsuzluğu konusunda emin değilim.)
“Hi”, is a short, simple word but it’s how love starts. (Merhaba basit, kısa bir kelime fakat aşkın nasıl başladığıdır.)
I Was Born Cool, Global Warming Made Me Hot. (Buz gibi doğdum, beni küresel alarm ısıttı.)
When in doubt, mumble. (Şüphedeyken, mırıldan.)
I don’t make mistakes, I date them. (Hata yapmıyorum, onları ileri tarihe atıyorum.)
At least mosquitoes are attracted to me. (Beni en azından sivrisinekler etkiliyor.)
Try what you think you can be able to do (Yapabileceğini düşündüğün şeyi dene.)
In today’s world, the key to success is to delete your Whatsapp account! (Günümüz dünyasında, başarının anahtarı Whatsapp hesabınızı silmektir.)
Stop being a China product (Çin malı olmayı bırak.)
If you hurt my best friend, I will make your death look like an accident. (Dostumun canını yakarsan, ölümün bir kaza olacak.)
If you want to make your dreams come true, The first thing you have to do is wake up. (Eğer hayallerini gerçekleştirmek istiyorsanız yapman gereken ilk şey uyanmak zorunda olduğundur.)
All girls are my sisters except you. (Tüm kızlar benim kardeşimdir, sen hariç.)
If you’re talking behind my back, you’re in a good position to kiss my ass (Eğer arkamdan konuşuyorsan, arkamı öpmek için uygun pozisyondasın demektir.)
If you can’t convince them, Confuse them (Eğer onu ikna edemiyorsan, kafasını karıştır.)
When i met you i found life. (Seninle tanıştığımda, hayatı keşfettim.)
Doubt kills more dreams than failure ever will. (Şüphe düşeceğin hatalardan fazla hayalleri öldürür.)
Work for cause not applause (Alkış için değil sebep için çalış.)
Born to express, not to impress (İz bırakmak için değil, kendini ifade etmek için doğdun.)
Silent people have the loudest minds (Sessiz insanlar gürültülü zihinlere sahiptir.)
Mistakes are proof that you are trying. (Hatalar, çabaladığını kanıtlar.)
Success is falling 9 times and getting up 10. (Başarı 9 kez düşmek, 10 kez kalkmaktır.)
If I know what love is, it is because of you!! (Eğer aşkın ne olduğunu biliyorsam, bu senin yüzündendir.)
It’s good to be alive. (Hayatta olmak güzel.)
Sometimes you succeed…. and other times you learn. (Bazen başarırsın, ve diğer zamanlarda öğrenirsin.)
I need Google in my brain. (Beynimde Google’a ihtimacım var.)
Without ME, it’s just AWESO. (Bensiz yalnızca Aweso)
You can do anything, but not everything. (Herhangi bir şeyi yapabilirsin, fakat herşeyi yapamazsın.)
Sometimes it’s easier to pretend you don’t care, than to admit it’s killing you. (Bazı zamanlar seni öldürecek itiraflardan ziyade umursamama eğilimi daha kolaydır.)
You cannot stop the waves but you can learn to surf. (Dalgaları durduramazsın fakat sörf yapmayı öğrenebilirsin.)
Life is like photography, You use the negatives to develop. (Hayat fotografi gibidir, gelişmek için eksileri kullanırsın.)
Two things are infinite: the universe and human stupidity; and I’m not sure about the universe. (İki şey sonsuzdur, evren ve insanın aptallığı; ve evrenin sonsuzluğu konusunda emin değilim.)
War doesn’t determine who’s right. War determines who’s left. (Savaş kimin haklı olduğunu değil, kimin sağ kaldığını belirler.)
we live in the era of smart people and stupid people. (Aptal ve zeki insan çağında yaşıyoruz.)
(-_-) x 1.3 Billion people = China (1.3 Milyar İnsan = Çin)
We become what we think about. (Üzerine düşündüğümüz şeyler oluyoruz.)
The only thing I gained so far in 2017 is weight. (2017 yılında kazandığım tek şey kilom.)
Good girls are bad girls, who never get caught. (İyi kızlar hiçbir zaman yakalanamayan kötü kızlardır.)
I didn’t change, I just woke up. (Değişmedim, sadece uyandım.)
They say that alcohol kills slowly. So what? Who’s in a hurry? (Alkol yavaşça öldürür diyorlar. Ee nolmuş? Kimin acelesi var ki?)
Yesterday is history. Tomorrow is a mystery. Today is a gift. That’s why it’s called the present. (Dün bir tarihtir, yarın bir gizem. Bugün ise bir armağan. Bu yüzden present olarak adlandırılır. Not: Present hem şimdi hem de hediye anlamına gelir.)
Be what you want to be, not what other wants to see. (İstediğin şey ol, başkalarının görmek istediği değil.)
I am only responsible for what I say, not for what you understand. (Sadece sana söylediklerimle sorumluyum, senin anladıklarınla değil.)
Do what is “Right”, not what is “Easy”. (Doğru olanı yap, kolayı değil.)
If opportunity doesn’t knock, build a door. (İmkanlar kapıyı çalmana olanak tanımıyorsa, kapı inşa et.)
I’m not perfect, I am original. (Mükemmel değilim, orijinalim.)
Sometimes you just need some space, to fart. (Bazen sadece boşluğa ihtiyaç duyarsın: osurmak için.)
At least mosquitoes are attracted to me. (Beni en azından sivrisinekler etkiliyor.)
All girls are my sisters except you. (Tüm kızlar benim kardeşimdir, sen hariç.)
If “Plan A” didn’t work. Don’t worry; the alphabet has 28 more letters. (Eğer A planı işlemediyse endişelenme, daha 28 harf var. )
Having one child makes you a parent, having two makes you a referee. (Bir çocuğa sahip olmak seni aile yapar, iki çocuk ise hakem.)
You have eyes my dear but you cannot see. (Gözlerin var sevgilim, ama göremiyorsun.)
Before you judge me, Make sure that you’re perfect. (Beni yargılamadan önce mükemmel olduğundan emin ol.)
I’m not arguing, I’m simply explaining why I’m right. (Tartışmıyorum, basitçe haklılığımın nedenini açıklıyorum.)
Before you judge me, Make sure that you’re perfect. (Beni yargılamadan önce mükemmel olduğundan emin ol.)
Accept who you are. Unless you’re a serial killer. (Seri katil olmadan, kim olduğunu kabul et.)
Math Rule: If it seems easy, you’re doing it wrong. (Matematik kuralı: Eğer kolay görünüyorsa, onu yanlış yapıyorsun.)
If you are player then I’m the GAME. (Sen oyuncuysan, ben de oyunum.)
When in doubt, mumble. (Şüphedeyken, mırıldan.)
Life is like photography, You use the negatives to develop. (Hayat fotografi gibidir, gelişmek için eksileri kullanırsın.)
When i was born..Devil said..”Oh Shit..!! Competition” (Doğduğumda Şeytan dedi ki ”Oh Shit, Rekabet başladı.”)
Sometimes it’s easier to pretend you don’t care, than to admit it’s killing you. (Bazı zamanlar seni öldürecek itiraflardan ziyade umursamama eğilimi daha kolaydır.)
If you fall. I’ll be there. (Eğer düşersen, orada olacağım.)
The quality of your life is the quality of your relationships (Hayatının kalitesi, ilişkilerinin kalitesidir.)
I m not special, I am just a LIMITED EDITION. (Özel değilim, Sadece sınırlı üretimim.)
Don’t tell people your dreams, SHOW THEM! (İnsanlara hayallerinden bahsetme, göster!)
Borrow money from a pessimist- – he doesn’t expect it back. (Ödünç parayı karamsar bir insandan iste, çünkü geri geleceğini ummaz.)
Keep Smiling & One day Life will tired of upsetting you ?? (Gülümsemeye devam et, hayat seni üzdüğü için bir gün yorulacak)
Our marriage is like a workshop. I work and my wife shops. (Evliliğimiz atölye gibi, Ben çalışıyorum, karım alışveirş yapıyor. İngilizce kelime oyunu.)
typing…. (Yazıyor.)
I’m so good at sleeping, I can do it with my eyes CLOSED ?? (Uyuma konusunda çok iyiyim, gözlerimi kapalıyken bunu yapabiliyorum.)
For Sale: Parachute. Only used once, never opened. (Satılık Paraşüt. Sadece bir kez kullanıldı, hiç açılmadı.)
I just want to die young as late as possible. (Mümkün olduğunca geç bir zamanda genç ölmek istiyorum.)
My “last seen at” was just to check your “last seen at”.
Hurt me with a truth, don’t comfort me with a lie. (Canımı bir doğruyla acıt, beni bir yalanla mutlu etme.)
LOVING MIGHT BE A MISTAKE, BUT IT’S WORTHS MAKING. (Aşk bir hata olabilir, ancak denemeye değer.)
One day i really want to say- I MADE IT. (Bir gün gerçekten “Ben yaptım.” demek istiyorum.
Success is falling 9 times and getting up 10. (Başarı 9 kez düşmek, 10 kez kalkmaktır.)
Do it today or regret TOMORROW. (Bugün yap ya da yarın pişman ol)
When i met you i found life. (Seninle tanıştığımda, hayatı keşfettim.)
If you can’t convince them, Confuse them (Eğer onu ikna edemiyorsan, kafasını karıştır.)
Save water drink beer. (Suyu koru, bira iç.)
Scratch here ————– to reveal my status (Burayı kazı Whatsapp durumumu [statü] ortaya çıkar.)
Life is Short – Chat Fast! (Hayat kısa, chat hızlı.)
I don’t lie, I speak Fiction. (Yalanı sevmem, kurgu dilinde konuşurum.)
Trust in God, But lock your car. (Tanrıya güven, fakat arabanı kilitle.)
I need Six months of vacation, Twice a year. (6 aylık bir tatile ihtiyacım var: Yılda iki kez.)
Sometimes you succeed…. and other times you learn. (Bazen başarırsın, ve diğer zamanlarda öğrenirsin.)
Please think Positive (Lütfen pozitif düşün.)
£ive life to €xpress and not to Impress…! (Hayatı baskı yapmak için değil ifade etmek için yaşa)
I just want to die young as late as possible. (Mümkün olduğunca geç bir zamanda genç ölmek istiyorum.)
My “last seen at” was just to check your “last seen at”.
If opportunity doesn’t knock, build a door. (Eğer olanak kapını çalmıyorsa, bir kapı inşa et.)
Your opinion is not always right,keep it to yourself. (Düşüncen her zaman doğru olmayabilir. Kendine sakla.)
If you can’t convince them.. then confuse them (İkna edemiyorsan, kafalarını karıştırmayı dene)
It always seems impossible until it’s done. (Yapılana kadar herşey imkansız görünür.)
Food, Water, Sleep, Love (Yemek, Su, Uyku, Aşk)
Life is short, So use whatsapp (Hayat kısa, o halde Whatsapp kullan.)
Trust in God, But lock your car. (Tanrıya güven, fakat arabanı kilitle.)
We become what we think about. (Üzerine düşündüğümüz şeyler oluyoruz.)
Good girls are bad girls, who never get caught. (İyi kızlar hiçbir zaman yakalanamayan kötü kızlardır.)
I didn’t change, I just woke up. (Değişmedim, sadece uyandım.)
Be what you want to be, not what other wants to see. (İstediğin şey ol, başkalarının görmek istediği değil.)
Do what is “Right”, not what is “Easy”. (Doğru olanı yap, kolayı değil.)
I’m not perfect, I am original. (Mükemmel değilim, orijinalim.)
Scratch here ————– to reveal my status (Burayı kazı Whatsapp durumumu [statü] ortaya çıkar.)
Life is Short – Chat Fast! (Hayat kısa, chat hızlı.)
Awesome ends with ME and Ugly starts with you. (Mükemmel benimle biter, Çirkin senle başlar.)
I’m not arguing, I’m simply explaining why I’m right. (Tartışmıyorum, basitçe haklılığımın nedenini açıklıyorum.)
Accept who you are. Unless you’re a serial killer. (Seri katil olmadan, kim olduğunu kabul et.)
Nobody is perfect, but I’m nobody. (Hiç kimse mükemmel değildir, fakat ben hiç kimse değilim.)
Sometimes you just need some space, to fart. (Bazen sadece boşluğa ihtiyaç duyarsın: osurmak için.)
Born to express, not to impress (İz bırakmak için değil, kendini ifade etmek için doğdun.)
I’m just having an allergic reaction to the universe. (Ben sadece evrene karşı alerjik reaksiyona sahibim.)
The only thing I gained so far in 2014 is weight. (2014 yılında kazandığım tek şey kilom.)
Love yourself. Love your day. Love your life. .(Kendini sev, gününü sev, hayatını sev.)
I m not special, I am just a LIMITED EDITION. (Özel değilim, Sadece sınırlı üretimim.)
Sitemizdeki tüm içerikler sadece bilgilendirmek içindir.
Sağlıcakla kalın ve bizi takip etmeye devam edin.
http://www.howtohelppoint.com
http://noktayardim.blogspot.com.tr
https://www.facebook.com/noktayardim
twitter adreslerimiz. @selimzor @NoktaYardim